ESKİ TÜRKLERDE MATEM VE ÖLÜ DEFİN ADETLERİ
Özet Görüntüleme: 404 / PDF İndirme: 138
DOI:
https://doi.org/10.37242/pejoss.52Anahtar Kelimeler:
Ölüm, Yas, DefinÖzet
İnsanoğlunun hayatında üç önemli evre vardır. Birinci evre doğumdan, ikinci evre evlenmeden, üçüncü evre ise ölümden ibarettir. Doğum ve evlenme olayı toplumda sevinçle karşılanırken, ölüme ise korku ve hüzünle yaklaşılmıştır. Ölüm, her insanda yaşam fonksiyonlarının sona erdiği andır. Türkler her ne kadar ölüm kelimesinden çok hoşlanmasalar da; ölen kişinin ardından düzenlenen yas ve defin törenlerine büyük önem vermişlerdir. Ölüm kelimesi yerine Türkler daha çok, „Şunlar boldı‟, ruhu şahin kuşu gibi uçup gitti demişlerdir. Yakınlarının ölümünden dolayı büyük üzüntü duyan Türkler, matem ve yas alameti olarak ölünün getirildiği çadırın etrafında yedi defa dönmüşler, ölü yakınları saçlarını kazımış, yüzlerini bıçakla yaralamış, yüksek sesle ağlayarak acılarını dile getirmişlerdir. Eski dönemlerden itibaren ruhun ölümsüzlüğüne inanan Türkler, ölen kişinin ruhunu hoşnut etmeye çalışarak bu dünyadan öbür dünyaya geçiş sürecini kolaylaştırmaya çalışmışlardır. Ölümden sonra tekrar dünyaya gelineceğine dair inanç, onların ölen kişiyi defin şeklinde de kendini göstermiştir. Örneğin; anne karnındaki bir bebek doğmadan önce nasıl cenin pozisyonunda yer alıyorsa, ölen kişiyi de yeni bir hayata başlangıç yapacağı için aynı pozisyonda gömmüşlerdir. Diğer yandan ölünün, atıyla, kılıcıyla, kıyafetiyle, hizmetçisiyle hatta bazı yerlerde eşiyle gömüldüklerini bile kurganlarda yapılan kazılardan öğrenmekteyiz. Kahramanlığından dolayı öbür dünyada hizmet etsin diye öldürdüğü kişi sayısı kadar balbal dikilmiş, kurganına çeşitli zamanlarda aş bırakılmış ve ardından kurbanlar kesilmiştir. Ölünün yıkanması ve kefenlenme süreci esnasında ölen kişinin cenazesinin kapıdan değil pencereden çıkarılması, ölen kişinin kıyafetlerinin cenazeyi yıkayanlara verilmesi, bekâr olarak ölen kişiyi öbür dünyada yalnız kalmasın diye evlendirme ya da nişanlama olayı farklı geleneklerin olduğunu göstermektedir. Defin süreci ise Türklerin yaşadıkları coğrafya ile paralellik göstermektedir. Kimi Türk toplulukları cenazesini dağ gibi yerlere defin ederken, kimi toplulukların ölülerini yaktıklarını, kimilerinin ağaca astıklarını, bazılarının ise suya gömdükleri görülürken, büyük kısmının ölüsünü toprağa gömdüğünü görmekteyiz. Ölen kişi kadar ölünün mezarına da Türklerin büyük değer verdiklerini görmekteyiz. Tarihte Türklerin atalarının mezarlarının yağmalanıp soyulmasından dolayı savaşların yaşandığını kaynaklardan öğrenmekteyiz
İndirmeler
İndir
Yayınlanmış
Nasıl Atıf Yapılır
Sayı
Bölüm
Lisans
Telif Hakkı (c) 2020 Premium e-Journal of Social Science (PEJOSS)
Bu çalışma Creative Commons Attribution 4.0 International License ile lisanslanmıştır.